Latif Abi'ye son kıyak! | " /> Latif Abi'ye son kıyak! | "/>

En Sıcak Konular

Kekeç'ten Latif Abi'ye son kıyak!

7 Ağustos 2008 08:58 tsi
Kekeç'ten Latif Abi'ye son kıyak! Parti kurmaya hazırlanan Abdüllatif Şener'i Türkiye’nin yeni bir siyasi oluşuma ihtiyacı olmadığı yönünde uyaran Ahmet Kekeç, 'ergonomik' bir öneri de bulundu:

Ahmet KEKEÇ / Star

Latif Bey’e son kıyağımdır 

Pek de sırası değil bu ‘oluşum’ muhabbetinin ama, bu yaz sıcağında bize de yazı konusu çıkıyor işte.

Daha ehven mevzular yok mu?

Genelkurmay’la CHP’li Kemal Kılıçdaroğlu arasındaki ağız dalaşı gibi.

Rektör atamalarından sonra, bu atamaları beğenmeyen bazı öğretim üyelerinin şelek şelek istifası gibi...

İkisi de sarmıyor aslında...

Fakat, bir çift kelam etmek iktiza.

CHP, YAŞ’tan ihraç kararı çıkmamış olmasına tepkili.

Nasıl olurmuş? Orduda hiç atılmayı hak edecek subay kalmamış mıymış? Eski Genelkurmay Başkanı’na zırhlı almak da nerden icap etmiş? Ordudaki F tipi yapılanmanın üzerine niçin gidilmiyormuş?

Öyle ya, Yüksek Askeri Şura toplanacaksa, biraz kan dökmeli.

Hangi suçu işledikleri belirsiz birtakım subaylar ordudan atılmalı.

Bu ihraçlar yargı denetimine açılmamalı.

Eski Genelkurmay Başkanları da, zırhlı araca tamah etmemeli. Rahmetli Bülent Ecevit gibi, 70 model Anadol otomobille dolaşmalı.

Genelkurmay Başkanlığı’nın orta sertlikteki açıklamasından sonra, Kılıçdaroğlu dün de bir basın toplantısı düzenledi iddialarını tekrarladı.

Daha doğrusu, geri adım atmadı.

Bir diğer tabirle, ordudan çekinmediklerini, sırasında askere de efelenebileceklerini gösterdi.

Fakat, ispat hakkı, her zaman müddeiye düşer.

Kılıçdaroğlu, atılmayı hak eden kaç ‘disiplinsiz subay’ biliyor? Bunların isimleri ve konumları nedir? Eski Genelkurmay Başkanı’na zırhlı araç alınmasında ne tür bir tuhaflık var? ‘Ordudaki F tipi yapılanma’ derken, kastettiği şey tam olarak nedir? Bir hücre yapılanması mı söz konusu? ‘F’ harfi bize ne anlatmaktadır? İlker Başbuğ da ‘F tipi yapılanma’nın eseri olarak mı orada bulunmaktadır?

Ne demek istiyor Kılıçdaroğlu?

Haa, ‘Bakın bizim Silahlı Kuvvetler’e bile müdanamız yok’ demek istiyorlarsa, efelenme haklarını darbeler ve muhtıralar döneminde kullansalardı.

E-muhtıraya, Y-muhtıraya karşı çıksalardı.

Darbeleri eleştirselerdi.

Demokratik normale müdahale etmeyi alışkanlık haline getirmiş konvansiyon artıklarına çıkışsalardı.

Öğretim üyelerinin istifasına gelince...

Buraya gelmeden önce, Ahmet Necdet Sezer dönemine gidelim ve bakalım rektör atamaları nasıl yapılmış? Seçim sonuçlarına riayet edilmiş mi? YÖK’ün Cumhurbaşkanı Sezer’e sunduğu liste nasıl bir listeymiş? Sezer bu listeden kimleri atamış, kimleri elemiş?

Buraya bakalım ve şu soruları soralım:

Sezer’e meşru, Gül’e mübah mı?

Sezer’in yöntemi ‘demokratik’ oluyor da, bu yöntemi daha makul çizgilere çeken Gül’ün yöntemi neden ‘antidemokratik’ sayılıyor?

Sezer’in atadıkları ‘doğru’, Gül’ün atadıkları ‘yamuk’ kişiler mi?

Daha da önemlisi, ‘mustafi profesörler’in aklı bugüne kadar neredeydi?

Bu meseleyi de bu şekilde hallettikten sonra, gelelim itildiği ‘oluşum’ içinde yalnız bırakılan değerli Abdullatif Şener’e.

Demirel gibilerin dolduruşuna gelmenin bedelini çok ağır ödedi.

Bu ona ders olsun diyeceğim, ama...

Ders almaya niyetli ve istekli görünmüyor.

Parti kuracakmış. Türkiye’nin ihtiyaçlarına uygun yeni bir siyasi oluşuma gerek varmış. Bunun oluşabilmesi için, toplumsal talebe bağlı olarak üzerine düşen her şeyi yapmaya hazırmış.

Bu kardeşini dinlerse, Türkiye’nin yeni bir siyasi oluşuma ihtiyacı yok.

Bu yönde toplumsal bir talep de yok.

İlle de boyumun ölçüsünü almak istiyorum diyorsa, ona Tuncay Özkan’ın ‘biz kaz kişiyiz com’ hareketini öneririm.

Oraya katılsın...

Kaç kişilermiş, görelim.

Hem, çok da ‘ergonomik’ olur.

 



Bu haber 441 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,560 µs