Türk doktorun uluslararası başarısı

23 Ağustos 2008 13:58 tsi
Meme ameliyatlarında önemli gelişme.. Doç. Dr. Copcu'nun bulduğu teknik üne kavuştu. Yurt dışından hastalar geliyor.

Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Tıp Fakültesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Eray Copcu, meme küçültme ameliyatları için yeni bir teknik buldu.

Bu teknikle meme küçültülürken aynı zamanda ileride meme kanseri geliştirebilecek odakların en fazla bölümü de çıkartılıyor.

Copcu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kadınlarda memenin aşırı büyüklüğünün oldukça önemli bir sorun olduğunu, sırt, boyun, el ve migrene benzeyen baş ağrıları yarattığının saptandığını söyledi.

Meme küçültme ameliyatları için geçmişten günümüze kadar 400'den fazla tekniğin tanımlandığını ifade eden Copcu, ameliyatlardan farklı olması nedeniyle plastik cerrahi de meme küçültme ameliyatlarının çok özel bir önemi olduğunu belirtti.

Meme küçültme ameliyatının estetik ameliyat gibi görünmesine karşın tıbbi bir ameliyat olduğunu vurgulayan Copcu, şöyle konuştu:

''Meme küçültme ameliyatında fonksiyonel olması kadar, simetrisi güzel memelerin yaratılması da gerektiğinden, bu ameliyat hem plastik cerrah hem de hasta adına oldukça zor ameliyatlardır.

Kanada Montreal Üniversitesinden Prof. Dr. Richard Moufarrege'ın tanımladığı bir teknik var. Ama o tekniğin de belirgin dezevantajlarını görünce, bu ameliyatlarda yeni bir teknik geliştirdik. Geliştirdiğimiz teknik Conical Plicated Central U Shaped Mammoplasty (COPCU's) (Koni şeklinde Kıvrılmış Merkezi U Şeklinde Meme Küçültme Tekniği). Tekniğimiz, tümüyle memenin anatomisi ile ilgili. Memedeki bütün kan damarları, sinir yapıları ve süt kanallarını korumayı hedefledik. Bu hedefimizin ışığında da memenin geometrik şeklini oluşturduk. Buna göre memenin üst kısmı yarı koni şeklinde, alt kısmı da yarı küre şeklinde olacaktı. Bunu da özel bir dikiş tekniği ile yarı koni oluşturacak şekilde koni şeklinde kıvırdık. Alt tarafta da yarı küreyi oluşturmak için u şeklinde keserek flep dediğimiz dokuyla memenin beslenmesini sağladık.''

Bu tekniğin en büyük avantajını, diğer tekniklerle karşılaştırıldığında sinirlerin, kan damarlarının ve süt kanallarının en fazla korunmuş, izinin ters 'T' harfi yerine düz 'I' harfi şeklinde olması ve en uygun anatomik ve geometrik şeklin yaratılması olduğunu açıklayan Copcu, şimdiye kadar yapılan ameliyatlarda ciddi bir komplikasyonla karşılaşmadıklarını dile getirdi.

MEME KANSERİ AMELİYATLARINDA DA KULLANILIYOR

Tekniğin, meme kanseri ameliyatlarına çok uygun bir teknik olduğunu ve bu konuda ADÜ Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Bölümü ile birlikte oldukça fazla ameliyat gerçekleştirdiklerini aktaran Copcu, şunları kaydetti:

''Yaptığımız ameliyatta, mememin merkezi kısmı korunmakta, dış ve iç katranlar tamamen çıkarılmaktadır. Tekniğin çizimlerine uygun olarak, bir memede, meme kanseri tedavi edilirken, karşı meme aynı çizimlerle istenilen düzeye getirilmektedir. Aynı seansta, hem memeler küçültülmüş, hem de kanser ameliyatı tamamlanmış olmaktadır.

Memenin dış katranları çıkartıldığı için meme kanserinin en fazla geliştiği bölümlerde çıkartılmış olmaktadır. Böylece hastada, ileride meme kanseri geliştirebilecek odakların en fazla bölümü de çıkartılmış olmaktadır. Yani hem meme küçültülüyor, hem de kanserli olabilecek temel alanlar çıkartılıyor.''

YURT DIŞINDAN HASTALAR GELİYOR

Tekniğin internet ortamında, çeşitli bilgi sitelerinde paylaşıldığını, bunun üzerine çok kısa bir süre içerisinde yurt dışından pek çok hastadan talep aldıklarını ifade eden Copcu, ''Bugün ADÜ Tıp Fakültesi olarak meme küçültme ameliyatlarımızın yüzde 90'dan fazlası Aydın dışı kaynaklı kişilere yapılmaktadır. Son bir ay içerisinde Almanya, Fransa ve Avusturya'dan hastalarımız oldu. Ve oldukça başarılı sonuçlar aldık'' diye konuştu.

Bu haber 288 defa okundu.