KKTC: Türkiye ödüllendirilmesi gereken taraf

0 0 0000 00:00 tsi
KKTC Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Hasan Erçakıca, Kıbrıslı Türklerin ticari faaliyetlerinin Rum tarafının kontrolüne verilemeyeceğini ifade ederek, Avrupa Birliği'ne, Doğrudan Ticaret Tüzüğü'nün, herhangi bir karşılık beklenmeden ve etkili olacak şekilde heme

Erçakıca, düzenlediği haftalık basın brifinginde, Kıbrıs Rum tarafının, Yeşil Hat Tüzüğü'nün etkinlik alanını daraltmak için büyük bir gayret içinde olduğunun gözlemlendiğini ifade ederek, "Bazı kaçakçılık olayları da bahane edilerek, iki taraf arasındaki ticari ilişkilerin biraz daha kısıtlanması için çalışmalar yapılmaktadır" dedi.

Rum tarafında son günlerde, Kıbrıs Türk Ticaret Odası'nın görevini düzgün olarak yapmadığı ve Türkiye'den gelen tarım ürünlerinin Güney Kıbrıs'a geçişine göz yumduğunun öne sürüldüğünü kaydeden Erçakıca, Rum tarafının bu iddiasıyla Kıbrıs Türk ürünlerinin Güney Kıbrıs'a geçişi için sertifika veren Kıbrıs Türk Ticaret Odası'nı devre dışı bırakmaya çalıştığını, bunun kabul edilemeyeceğini vurguladı.

Rum yetkililer tarafından sürüdürülen bu kampanyanın Kıbrıslı Rum tüketicileri Kıbrıs Türk ürünlerini kullanmaktan caydıracağına ve psikolojik nedenlerle iki taraf arasındaki ticari ilişkilerde sınırlama olacağına işaret eden Erçakıca, Kıbrıs Rum tarafının bu gayretlerinin, Kıbrıslı Türklerin ticari faaliyetlerinin Rum tarafının kontrolüne verilemeyeceğinin açık bir göstergesi olduğunun altını çizdi.

Bu çabaların, Doğrudan Ticaret Tüzüğü'nün ne kadar gerekli olduğunu da gösterdiğini belirten Erçakıca, "Kıbrıs Rum tarafının, Kuzey Kıbrıs'a uygulanan izolasyonu sürdürmek için ve hatta ağırlaştırmak için ortaya koyduğu bu çabalar, Avrupa Birliği tarafından dikkatle izlenmeli ve Doğrudan Ticaret Tüzüğü, herhangi bir karşılık beklenmeden ve etkili olacak şekilde hemen devreye konulmalıdır" diye konuştu.

"TÜRKİYE ÖDÜLLENDİRİLMESİ GEREKEN TARAF"

Türkiye-AB sürecine de değinen Erçakıca, Türkiye'nin Ankara Protokolü konusunda beklenen adımları atmadığı iddiasıyla dondurulması önerilen 8 başlığın, Gümrük Birliği Protokolü'yle ilgili olmadığına dikkat çekti.

Türkiye'nin, limanlarını Kıbrıs Rum bandıralı gemi ve uçaklara açmak için yapılması gereken şeyin, Kuzey Kıbrıs'a uygulanan izolasyonların kaldırılması olduğunu açıkça ortaya koyduğunu ve Doğu Akdeniz'i bir serbest pazar haline getirecek işbirliği için hazır olduğunu duyurduğunu kaydeden Erçakıca, "İzolasyonların kaldırılmasının AB Konseyi tarafından alınmış bir karar olduğu da dikkate alındığı zaman, Türkiye cezalandırılması değil, ödüllendirilmesi gereken taraf olmak durumundaydı" dedi.

"KIBRIS SORUNUNU KULLANIYORLAR"

"Görülebildiği kadarıyla, bu mücadele Türkiye'nin AB üyeliğini isteyen ve istemeyen Avrupalı liderler arasında bir yarışa dönüşmüştür" diyen Erçakıca, Kıbrıs sorununun bu yarışta bir unsur olarak kullanılmasını üzüntü ve endişeyle izlediklerini kaydetti. Erçakıca şöyle devam etti:

"AB Komisyonu, Kıbrıs sorununa Birleşmiş Milletler çatısı altında bir çözüm bulunması çabalarının da artırılması gerektiği çağrısında bulunmayı AB Konseyi'ne önermeye hazırlanmaktadır. Böyle bir çağrı, Kıbrıs sorununu AB çatısı altına taşımaya çalışan Rum-Yunan tarafının girişimlerini sınırlayacaktır. Buna karşın, AB Konseyi'nin, Kıbrıs Rum tarafının taleplerinin karşılanmasını Türkiye'nin üyeliği için ön koşul haline getirmesi bu çağrıyı anlamsız ve işlevsiz hale getirecektir. Ortada böyle bir bağ varken, Rum-Yunan tarafının BM çatısı altındaki çalışmalara aktif ve uzlaşmacı bir zihniyetle katılması ve bu süreçten sonuç alınması beklenmemelidir."

Erçakıca, gelinen aşamada bu sorunun çözümlenmesinin oldukça güç görünmekle birlikte, Kıbrıs sorununun AB çatısı altında ve özellikle de Türkiye'nin üyelik müzakereleriyle ilişkili olarak ele alınması gayretlerine son verilmesi gerektiğin söyledi.

Hasan Erçakıca, Kıbrıs sorununun, bölgedeki bütün olumlu gelişme olasılıklarını ortadan kaldıran, ilişkileri zehirleyen bir sorun olduğunu ifade ederek, bu sorundan kurtulmanın yolunun, BM çatısı altındaki çalışmaları, kapsamlı bir çözüm bulunacak şekilde ilerletmek ve en erken zamanda sonuca ulaştırmak olduğunu söyledi. Konuya ilgi duyan tüm tarafları, bu sürece katkıda bulunacak davranışlar geliştirmeye çağıran Erçakıca, bunu sözlerle değil, davranışlarla beklediklerini vurguladı.

 
 
Hurriyet

Bu haber 359 defa okundu.