iyibilgi özel" /> iyibilgi özel"/>

En Sıcak Konular

'Küresel uyanış' başladı mı?

29 Kasım 2010 14:22 tsi
'Küresel uyanış' başladı mı? Küresel çapta eksen kaymasından kim faydalanır? iyibilgi özel

Wikileaks, belki de dünyadaki tüm ulusların kaderini değiştirecek yayın dalgasına başladı.

Şu an önünde bilgisayar bulunan herkes, söz konusu "gizli" belgelere erişebiliyor. Twitter gibi sosyal paylaşım siteleri, devasa bir arı kovanına dönüşmüş durumda. Dünyanın dört bir yanında bu belgeler delik deşik ediliyor. Hem de milyonlarca göz tarafından.

Şunu rahatlıkla iddia edebiliriz: Dünya tarihinin hiçbir anında, reel politika bugünkü kadar çıplak kalmamıştı!

En önemli stratejistler arasında ismi sayılan, aynı zamanda ABD Başkanı Barack Obama'nın dış politika danışmanlığını yapmış Zbigniew Kazimierz Brzezinski, 2008 yılında, ünlü İngiliz kuruluşu Chatham House'da (Cumhurbaşkanı Gül'ün bu ay içersinde ödül aldığı yer)  yaptığı bir konuşmada içinde bulunduğumuz yüzyıla dair çok önemli bir tespitte bulunmuştu:

"Tarihte ilk kez, neredeyse tüm insanlık siyasi olarak aktif, bilinçli ve interaktif durumda. Sadece dünyanın uzak köşelerinde kalmış az sayıda insan, siyasi olarak uyarılmamış durumda. Sadece onlar geniş çevrelere yayılmış siyasi kargaşanın dışındalar. Ortaya çıkan bu küresel siyasi etkinlik, yüzyıllara dayanan, koloniyalizm ve imparatorlukların acı anılarıyla dolu bir dünyada, kişisel itibar, kültürlere saygı ve ekonomik fırsatları elde etmenin peşinde..."

"Küresel siyasi uyanış" olarak adlandırdığı bu fenomenin en vurucu kısmı, Brzezinski'ye göre kişisel itibarın geri kazanılması için duyulan küresel özlemi içermesinde yatıyor. Kişisel itibardan kast ettiği şeyi de bir sonraki paragrafta şöyle açıklıyor:

Ona göre  gelmiş geçmiş en önemli jeopolitik gelişme olan bu fenomeni, ABD yönetimi mutlaka analiz etmeli. Çünkü Bush döneminde "teröre karşı savaş" adı altında başlatılan harekat, nihai olarak ABD karşıtlığını ateşledi, insanların hayatına devlet eliyle kanun dışılığı (işkence, insan haklarının askıya alınması vs.) soktu, onları pasifleştirdi. Özellikle Müslümanların yaşadığı ülkelerde ortaya çıkan bu ABD karşıtlığı aynı zamanda yukarıda bahsettiği "küresel siyasi uyanışı" da beraberinde getirdi.

"Çağımızın en büyük sorunu küresel terörizm değil, küresel siyasi uyanışın yol açtığı yoğun kargaşadır. Toplumsal açıdan devasa olan bu uyanış, siyasi olarak radikalleştiricidir!"  (Zbigniew Brzezinski, The Dilemma of the Last Sovereign.)

Yani kısaca şunu söylüyor Brzezinski:

Küresel bir uyanışa tanıklık ediyoruz. Bu uyanış  siyasi, toplumsal ve iktisadi alanlarda çok büyük kaymalar, değişimler ve devrimlere yol açacak. Küresel çapta çıkan toplumsal etkinlik ve beraberinde getirdiği enerji, egemenliğin sınırlarını aşacak ve varolan devletlere, küresel politikalara ve kurumlara meydan okuyacak. Bunun başında da ABD geliyor.

Dün gece başlayan Wikileaks yayınları, Brzezinski'nin çizdiği tabloya ne kadar uyuyor, bir düşünün.

Gerçekten şu anda dünya üzerindeki tüm devletler, devlet-üstü kurumlar (BM) ve hiyerarşiler hedef tahtasında. Bu sefer sadece Irak değil, sadece Pakistan değil, sadece Afganistan değil...Almanya, Fransa, Çin, Rusya, Birleşmiş Milletler...Her birinin en önemli sırları, sokaktaki insanın evinin içinde.

Bu belgelerden sonra diplomasi diye bir şeyden bahsedilebilecek mi? Yuvarlak masalar etrafında toplanan diplomatlar birbirlerine güvenebilecekler mi, kendi haklarında yazılanları okuduktan sonra?

İran'ı bombalayın dediği iddia edilen Suudi Arabistan yönetimi, kendi halkının gözünde meşruiyetini koruyabilecek mi?

Ya da şu anda Washington'da bulunan, ABD'li diplomatlar tarafından "tehlikeli" olarak görülen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, ne konuşacak?

Bu sızıntılardan sonra, vatandaşlar, kendi devletlerini ve hükümetlerini nasıl görecekler?

Ve geliyoruz nihayi soruya:

"Küresel siyasi uyanış"ın ardında kimin parmağı var?

Ortada yazılmış bir senaryo var mı? O senaryoyu yürüten bir ülke? Bir organizasyon? Bir kurum? Bir grup insan?

Kimin işine yarayacak bu "uyanış" peki?

Bu sızıntı, üzerinde neocon akbabalarının dolaştığı ABD Başkanı Obama'nın önünü açar mı? Örneğin Orta Doğu'da barış mümkün olur mu? Tam tersine savaş rüzgarlarını mı güçlendirir?

Alvin Toffler ve John Brunner gibi fütüristlerin, edebiyatçıların hayalini kurduğu ütopyanın başlangıcı olur mu?

Yoksa tam tersine, Brzezinski'nin uyardığı şekilde, küresel çapta bir radikalleşmeye mi yol açar?

www.iyibilgi.com özel



Bu haber 3,000 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,523 µs