Türk'ün The New York Times ile imtihanı

16 Mart 2015 10:14 tsi
Ona öyle demezler...

iyibilgi Ankara

Hafta sonu dünyaca ünlü ama Türkiye’de son 14 yıldır adını pek sık andığımız The New York Times, Türkiye ile ilgili bir yazı yayınladı. Bir haber değil, bir baş-yazı. ABD ve dünyadaki kimi yayın organları, hele özel yazılarla sizden bahsettiğinizde ilginizi daha çok çekmeleri doğaldır. Ancak Türkiye’de bu durum daha ziyade huzursuzlanmanıza yol açar. Çünkü nedenini bilmek istersiniz. Bu sefer de böyle oldu ve gazeteler, haber siteleri ve kimi köşe yazarları bu yazının arkasındaki “niyeti” okumak istediler.

Yazı olumsuz bir bakış açısıyla kurulmuştu ve Türkiye aleyhindeydi. Yine birçok uzman ve yorumcunun üzerinde mutabık kaldıkları üzere, Gezi vakasından bu yana bu türden metinlere daha sık rastlanıyor Batı medyasında.

NATO’dan kopuyor muyuz?

NYT’ın yazısının başlığı, ‘Türkiye NATO’dan kopuyor mu?’ Bunun altına da şu gerekçeler sıralanıyor; IŞİD konusunda beklenen performansın bulunamaması, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın otoriterleştiği, Rusya’dan gaz alanında işbirliği anlaşmaları yapılması.

Elbette bu söylemlerin altı doldurulmuş değil. Bu iddialar Türkiye gibi bir ülkenin NATO’dan kopması mı demek ayrı konu ama bunlar doğru mu apayrı meseleler. Bunlar çok tartışılır ve çok sayıda karşı ve sağlam argümanlar üretilebilir başlıklar. Mesela IŞİD meselesi tamamen farklı ele alınabilir, hatta, “sizin gönderdiklerinizi toplamaktan yorulduk” bile denebilir.

Kopmuyor da, fazlasını istiyorlar

NATO, ABD demek. ABD’nin istediğini Batı’da ister. İstemediğini de istemez veya isteyemez. Ancak bu dil ve dilin dizilişinden anlaşılan hepsinin kaygısı, “Türkiye’nin NATO’dan kopacağı” değil.

Batı’nın önünde iki eylem süreci var; 1. IŞİD’e yönelik ve Musul’u hedefleyen, nihayetinde de örgütü Suriye’ye kapatıp yok etmeyi planlayan, en sonunda da belki Şam’a bakacak adımlar. Tamamı silahlı işler yani. Bunun için Ankara’nın yapması gerekenler, üslerini mümkün olan tüm imkânlarla açmalı, harekâta askeri destek vermeli. 2. Ukrayna’da sembolleşen Batı-Doğu karşıtlığında tarafını seçmeli. Çünkü Rusya’ya daha yakın görünüyor.

Bunların hepsinin anlamı şu; Türkiye adı geçen bütün alanlarda bağımsız hareket ediyor ve Batı bunu “kendi başına buyruk” sayıyor. Oysa Türkiye bu olaylardaki gelişmeleri ve bağlantılarını kendi çıkarlarına göre okuyor. Ona göre pozisyon alıyor. Batı’nın lehine olacak diye Türkiye’nin aleyhine karar almıyor. Sonuç?

İşte NYT’nin ve arkasındaki aklın mesajı o: önümüzdeki dönemde pozisyonunu ona göre seçin! Peki Türkiye seçecek mi? Onu da Haziran’da göreceğiz.

İsrail'de seçim var: Türkiye'ye teslim olacak isim...

www.iyibilgi.com

Bu haber 2,364 defa okundu.