Artık çocuklar da marka takıntısı yaşamaya başladı
27 Ağustos 2015 11:25 tsi
Marka tutkusu çocuklarda da her geçen gün artıyor. Nörolog Mehmet Yavuz "Kişi hoşuna gittiği şeyi marka olsun ya da olmasın alıp kullanıyorsa davranış bozukluğu değildir.
Ancak takıntılı olduğu markaları, hayat tarzı haline getiriyor ve bunu bir yaşam biçimi olarak varlık sebebi sayıyorsa işte o noktada patolojik bir durum var demektir" uyarısı yaptı.
Çocuklardaki marka tutkusunun ailelerin hayat kalitelerini olumsuz anlamda etkilediğini hatta bu durumun çocukta depresyona bile sebep olabileceğini biliyor muydunuz?
Kabul görme çabası
Günümüzde marka takıntısı birçok ailenin karşılaştığı bir sorun halini aldı. Marka takıntısı genellikle ilkokul hatta ana okul çağlarında çocukların arkadaş çevresine özenmesi ile başlıyor. Marka tutkusunun oluşmasında medya organları da oldukça etkili oluyor. Çocuklar, dergilerde, reklamlarda, filmlerde başarılı olmuş ve belli bir hayat standardını yakalamış ailelerin ve çocukların markalı kıyafetler giyen bireyler olduklarını görerek büyüyor.
Marka tutkusu nedir?
Özellikle televizyon kanaları aracılığıyla hangi kıyafetlerin ya da oyuncakların alınması gerektiğine dair bilinçaltına yerleştirilen binlerce mesaj çocuklarda kimlik oluşumuna yön veriyor. Marka tutkusunun, tüketicinin her satın almada, sadece tercih ettiği markayı alma eğilimi olarak tanımlanabileceğine vurgu yapan REEM Nöropsikiyatri Merkezi'nden Nörolog Mehmet Yavuz, "Çocuklar ve gençlerde takıntılı şekilde görülen markalı ürün alma davranışının altında yatan sebep o markanın imajı, yaratacağı etki, marka ile bütünleşerek kendini daha değerli ve önemli hissetme olgularıdır" dedi.
Yavuz, kimlik karmaşası içinde olan kimi gençlerin markalı eşyaları kullanmanın ekonomik durumunun bir göstergesi ve prestij vesilesi olduğunu düşündüğünü de sözlerine ekledi.
Ruh sağlıkları tehlikede
Arzu edilen markaya ekonomik nedenler yüzünden sahip olamayan çocukların ruh sağlığının bu durumdan olumsuz yönde etkilendiğini de ifade eden Dr. Yavuz, "Sonuç olarak karşımıza hayal kırıklığına uğramış, özgüven düşüklüğü olan ve kendilerini yetersiz hisseden çocuklar çıkıyor" dedi.
İçindeki sevgi açlığı doyurulmalı
"Aile bireyleri bir araya geldiğinde sadece bir alışveriş merkezine gidip alışveriş yapıyorlarsa bu kaliteli zaman geçirmek değildir ve çocukta yanlış algı oluşturur" diyen Dr. Yavuz şöyle konuştu: "Ailece vakit geçirmek çocuğun içinde var olan sevgi açlığını doyurur bu sayede çocuk duygusal açlığını gidermiş olur.
Doğru yönlendirmek gerek
Aile çocuğu kendini mutlu, başarılı ve değerli hissedebileceği birtakım faaliyetlere yönlendirebilir. Çocuğun televizyon karşısında geçirdiği zamanı sınırlamak da faydalı olacaktır. Doğru yönlendirmelerle yetişen bir çocuk kendini değerli hissetmek için, mutlu ve doyumlu biri olabilmek için, maddi kaynaklara, pahalı markalara ihtiyaç duymayacaktır."
Para nedir nasıl kazanılır aile anlatmalı
Çocuğun marka takıntısı karşısında ailenin çok büyük tepkiler göstermesi, kızması ya da bağırmasının çocukta marka tutkusunun daha büyük bir problem haline gelmesine neden olabileceğini belirten Yavuz şöyle devam etti: "Kimi çocuk için marka tutkusu gelip geçici olabiliyor. Bazen de çocuklar sadece sosyal gruplara ait olmak ya da kabul görmek için bu tip davranışlar sergileyebiliyor.
Rol model olun
Çocukta marka tutkusunun oluşmaması için anne babanın okul öncesi ve okul çağında çocuğa doğru rol model olmalı. Eve yapılan harcamalardan çocuğa aldıkları eşyalara kadar örnek olmalı. Ayrıca çocuğa para nedir, nasıl kazanılır gibi para kavramı ile ilgili şeyler onun anlayabileceği dilde anlatılmalı.
Dinlemeyi bilmeli
Çocukla iletişime geçilmeli marka merakının şekil konusunda aşırıya gitmek olduğu anlatılmalı. Çocuğun öz saygısının, benlik değerinin, kendine olan güveninin sağlıklı oluşması için çabalamalı çocuğunu dinlemeyi bilmeli."
Serda KIVILCIM- BUGÜN GAZETESİ
Bu haber 1,133 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle