Bilinmeyen Haberal | " /> Bilinmeyen Haberal | "/>

En Sıcak Konular

Ulusalcı cephenin yeni lideri: Bilinmeyen Haberal

24 Ocak 2008 16:02 tsi
Ulusalcı cephenin yeni lideri: Bilinmeyen Haberal Geçtiğimiz günlerde Ankara’da Prof Dr. Mehmet Haberal’ın öncülüğünde bir araya gelen siyasetin iddialı isimleri bir toplantı yaptı. Medyanın üzerine pek düşmediği bu ‘sessiz’ toplantıda 2011 seçimlerinde Başbakan Erdoğan’ın k

Haberal’ın CV’si

Mehmet Haberal 1944 yılında Rize’nin Pazar ilçesi Subaşı köyünde doğdu. 1961 yılında Zonguldak Mehmet Çelik Lisesi’ni bitirdi.

67 yılında Hacettepe Tıp Fakültesi’nden mezun olan Haberal, 71 yılının Ekim ayında Genel Cerrahi Uzmanı oldu. 75 yılına dek, Teksas Shriner's Yanık Enstitüsünde ve John Seally Hastanesinde ‘fellow’, yani araştırmacı olarak çalıştı.

Aynı yıllarda Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahı Bölümüne bağlı olarak Yanık ve Transplantasyon Ünitesi'ni kurdu. 3 Kasım 1975 tarihinde Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Bölümü'nde, Türkiye'de ilk kez annesinden 12 yaşındaki bir çocuğa, akrabalararası böbrek naklini gerçekleştirdi.

Eylül 1980'de Türkiye Organ Nakli ve Yanık Tedavi Vakfı'nı kurdu ve 2 yıl sonra Mart 1982'de, Türkiye Organ Nakli ve Yanık Tedavi Vakfı'na bağlı Hemodiyaliz Merkezi'ni açtı.

Haberal, 78 yılında Türkiye'de hatta Kuzey Afrika ve Ortadoğu’da ilk defa kadavradan (bildiğimiz manada ölü) böbrek naklini (transplantasyonunu) gerçekleştirdi.

8 Aralık 1988'de Kuzey Afrika, Orta Doğu ve Türkiye'de ilk kadavradan karaciğer naklini gerçekleştirdi. 1990 Ekim ayında Türkiye Organ Nakli Derneği'nin kurucu üyesi ve başkanı oldu. Alanında birçok ilk gibi 1990 yılı 15 Mart'ında Kuzey Afrika, Ortadoğu, Avrupa ve Türkiye'de ilk kez çocuklarda canlıdan segmental karaciğer naklini gerçekleştirdi. 24 Nisan 1990'da Dünya'da ilk kez yetişkinlerde canlıdan segmental karaciğer naklini gerçekleştirdi. 16 Mayıs 1992'de Dünya literatüründe ilk kez yapılan bir uygulamayla aynı vericiden, aynı anda hem kısmi karaciğer naklini, hem de böbrek naklini gerçekleştirdi. 1992 Nisan ayında "New York Academy of Sciences" üyeliğine seçildi.

2238 sayılı "Organ ve Doku Alınması , Saklanması, Aşılanması ve Nakli" yasasıyla, ölü bedenden (kadavra) alınan dokunun canlılara yerleştirmesini içeren kanunun hazırlanıp, 3 Haziran 1979'da yürürlüğe girmesine de öncülük etti.

Kurucusu olduğu Başkent Üniversitesi'nde; 11 fakülte, 7 enstitü ve 3 meslek yüksek okulu bulunmaktadır.

1999 yılında Orta Doğu Yanık ve Yangın Afetleri Derneği'ni kuran Haberal, Dünya Yanık-Tedavisi camiasında ciddi anlamda söz sahibi olan bir bilim adamıdır. Eylül 2006'da ISBI (International Society of Burn Injuries/ Uluslararası Yanık Derneği)'nin Brezilya'daki Uluslararası Yanık Kongresinde bu kuruluşa başkan seçilmiştir.

161 Türkçe, İngilizce bilimsel yayınının yanı sıra 2 Türkçe, 2 İngilizce olmak üzere 4 kitabı bulunan Başkent Üniversitesi Kurucusu ve Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal bir çok alanda çalışmalarını sürdürmektedir.


Haberal’ın bilinmeyen CV’si

91 seçimlerinde memleketi Rize’den milletvekilliğine adaylığını koyan Haberal, yaptığı seçimle son anda ANAP yerine DYP’den yarışa girince, hüsrana uğramıştı.

Haberal’ın bir de cumhurbaşkanlığına aday gösterilmesi olayı var hatırlayanlar için. Süleyman Demirel’in cumhurbaşkanlığının ardından, 5+5 önerisinin suya düşmesiyle beraber, adı Köşk için en çok anılan adaydı. Adaylığını, siyasi duruşunu da ‘sağ eğilimli’ olarak niteleyen Bülent Ecevit gündeme getirmişti. Kamuoyunda neredeyse kesin bakılan Çankaya koltuğuna son anda ‘yargının başı’ formülüyle Ahmet Necdet Sezer getirilmiş, Başbakan Erdoğan’ın deyimiyle anayasalar havada uçmuştu.

Tüm bu başarılarına rağmen Haberal’ın ‘ünlü’ olması, Rahmetli Başbakan Bülent Ecevit’in hastalığı dönemine rastlar. DSP liderinin sağ kolu Hüsamettin Özkan’ın yakın dostu Haberal, Ecevit’in hastalığının tespit ve tedavisinde yanında olmuştu. ‘Ecevit’in doktoru’ adıyla bir anda gündeme gelen Haberal, Daha sonra Ecevit’e 7 ay süreyle Başkent hastanesinde yatarak tedavi önermişti. Pek bilinmeyen sebeplerle, eşi Rahşan Ecevit merhum başbakanın Haberal tarafından tedavi edilmesine izin vermeyerek Ecevit’i GATA’ya götürmüştü. Bülent Bey GATA’daki 15 günlük tedavi sonucu ayağa kalkmıştı.

Anıtkabir’in karşısındaki SİT alanında kurduğu Başkent Hastanesi’nin belediye, Genelkurmay’ın tüm çabalarına ve bölgede 4 kat imar iznine rağmen 8 katıyla boy göstermeye devam etmektedir. Anıtkabir’in manzarasını ve Ankara’nın çeşitli bölgelerinden izlenilmesini engelleyen bu yapı, hala ayakta…

Son olarak Haberal ailesinin, Başkent Üniversite’sindeki tüm kantinlerde satılan Mol Gıda ürünlerinin üretimini yapan bir de holdingleri var. Haberal’ın oğluna ait olan holding bünyesinde bir de petrol şirketini barındırıyor: Mol Pet.

Medya dünyasına da eğilen Haberal’ın, Başkent TV (BTV) adlı bir televizyon kanalı var.

Son olarak, 14 Ocak’ta Haberal’ın önderliğinde bir araya gelen pek çok isim, 2011 seçimlerinde iktidara oynamak için bir parti kurmanın gereklerini savundular. Ankara Patalaya otelde bir araya gelen farklı kesimlerden etkin olan 100 isim var.

Bakın toplantıya kimler katıldı:

Bağımsız Türkiye Partisi (BCP) Genel Başkanı Mümtaz Soysal,

Geçtiğimiz günlerde partisini Yaşar Nuri Öztürk’le birleştiren Yaşar Okuyan,

Cumhuriyet Gazetesi yazarı Mustafa Balbay,

Emekli General Hurşit Tolon,

22 Temmuz'da Ankara'da bağımsız aday olan gazeteci yazar Hulki Cevizoğlu,

Eski MGK Genel Sekreteri emekli General Tuncer Kılıç,

Tarihçi Sina Akşin,

Eski Devlet Bakanı Sadi Samuncoğlu,

Hukukçu Anıl Çeçen,

İşçi Partisi Lideri Doğu Perinçek,

Gazeteci yazar Mete Akyol,

Eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş,

Eski CHP milletvekili Gülsüm Toker Bilgehan…

İşte Ulusalcı cephenin parti kurma teşebbüsünde liderlik koltuğunun en güçlü ismi Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın hayatına dair küçük notlar.

www.iyibilgi.com özel Kaan Kıymaç



Bu haber 16,223 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,782 µs